|
Ronî Battê karikatürü
|
Whatsapp, kullanım şartları ve gizlilik ilkelerinin
güncellendiğini duyurdu. Bu kapsamda, kullanıcılarından Whatsapp verilerinin
Facebook şirketleri ile paylaşılmasına onay vermesini istedi, onay vermeyen
kullanıcıların 8 Şubat sonrası Whatsapp kullanamayacaklarını bildirdi.
Whatsapper’ları (Youtube-youtuber oluyorsa Whatapp-whatsapper neden olmasın)
bir telaş aldı, “ya sabır” çekmeye başladılar. Mahrem verilerinin
paylaşılacağını düşünen ve bundan rahatsız olan bazı kullanıcılar, şikâyetlerini
üye oldukları whatsapp gruplarında ve Facebook sayfalarında dile getirdiler.
Whatsapp kullanıcılardan ücret almamasına rağmen, Facebook
tarafından milyarlarca dolar para sayılarak satın alındı. Genellikle bilişim
teknolojileri ile ilgili hususlarda çokça zikredilen bir söz vardır: “Bir ürüne
para vermiyorsanız, ürün sizsinizdir” Günlük hayatta sıkça kullandığımız ve
para ödemediğimiz pek çok uygulama kişisel verilerimizi kullanarak reklam
geliri elde ediyor. Merak edenler, dünya teknoloji devleri olan firmalarda
çalışmış kişilerle yapılan röportajların yer aldığı The Social Dilemma/Sosyal
İkilem isimli belgesele bakabilirler. Bu firmaların tek derdi, insanları daha
çok ekran başında tutmak ve bunu paraya çevirmek…
Amerikan başkanlık seçiminde gündeme gelen Facebook analitik
çalışmaları ile öğrendik ki, sadece 20 “like” ile insanların politik
eğilimleri, kişisel zaafları ve ilgi alanları belirlenebiliyor. Yapay zekâlar,
kişiye özel haber akışı düzenleyebiliyor ve yalan haberleri de kullanarak
istenilen yöne yönlendirebiliyor.
Aslında Whatsapp’ın bugün yaptığı, zaten bugüne kadar
yaptıkları şeyi resmiyete dökmekten ibaret… Whatsapp, mesajların uçtan uca
şifrelendiğini ve içeriklerini okumadıklarını defalarca söyledi. Hatta
kullanıcı onay meselesini 3 ay daha ertelediğini de duyurdu. Yine de, kullanıcı
güveni bir kere sarsıldıktan sonra telafisi mümkün olmayabiliyor. Nitekim hemen
alternatif uygulamalar konuşulmaya başlandı. Telegram, Signal ve yerli-milli olduğu
söylenen bir başka uygulama arasında karşılaştırmalar yapılıyor. Telegram, geliştiricisinin Rus olduğu ama Rusya’da
kullanımı yasaklanmış bir uygulama. Başında eski bir KGB ajanının olduğu bir
ülkede soğuk savaş dönemine ait bir taktikle ters psikoloji oluşturarak üye
toplamaya çalışmadığı ne malum? Signal deseniz, tam bir “diş” mihrak gibi
durmuyor mu?
Bir zamanların meşhur bir diş macunu reklamında yumurtanın
yarısı sirkeye batırılıp diğer yarısı macunla fırçalanıyordu. Belki de o
reklamdaki gibi 15 gün süreyle, mesajların bir bölümünü Telegram’la, bir
bölümünü Signal’le ve geri kalanını BİPana ile gönderip bakmak en iyisidir.
Telegramın tellerine kuşlar konmuş mu, Signal ile bembeyaz düşler ve sağlıklı
gülüşler için emojiler var mı, BİPana, mesajları sansürlemek için bazı
kısımlarını “bip”lemiş mi, her şeyi anında devlet anaya yetiştirmiş mi, devlet
ana sizi mesajlarınız yüzünden fırçalıyor mu… Sonuca göre karar verilebilir. Bilgilerinizin
reklama alet edilmesinden korkarken, her adımınızın izlendiği ve idari-adli her
türlü resmi kurumla paylaşıldığı platformlara geçmiş olabilirsiniz. Facebook
klişesi gibi olacak ama “Resmileşebilir, dikkat!”
Her ne kadar, aile içerisinde kalması gereken isim, resim,
bilgi ve belgeyi, umuma açık platformlarda uluorta paylaşmaktan imtina
etmeyenlerin, profil bilgisinin paylaşılmasından bu kadar rahatsız olması
çelişkili görünse de, yine de uygulama sahiplerinin yaptığını hafife almak veya
kim ne yapacak senin bilgini deyip küçümsemek yanlış olur.
Sizi bilmem ama hiç tanımadığım ve ticari-beşeri hiçbir
etkileşimde bulunmadığım pek çok firmadan, rahatsız edici şekilde telefon
çağrısı ve kısa mesaj alıyorum. İzinsiz ticari mesaj gönderilemeyeceğinden
tutun, kişisel verilerin korunması kanununa kadar konuyla ilgili pek çok yasal
düzenleme olmasına rağmen umurlarında değil. Şikâyet mekanizması o kadar hantal
ki, yıllar önce yaptığım bazı şikâyetler hala inceleme safhasında. Spam
nitelikli bu aramaların geldiği numaralar genellikle 0850 484…., 0212 945… ve
0212 998… ile başlıyor. Engelle engelle bitmiyorlar. Gelen aramalarda doğrudan
ismimle hitap ederek konuşmaya başlayanlar da var, sabit bir bant kaydı
dinletenler de. En yüzsüzleri de, ben telefona cevap verdikten sonra sanki
arayan benmişim gibi bekletenler! Adamların zamanı değerli tabi, sistem
otomatik arama yapsın, cevap veren olursa operatöre yönlendirsin.
Kimler arıyor?
Su arıtma
sistemi satmak isteyenler
“Devlet destekli” otomatik anonsu ile başlayan, internet hizmeti satmak
isteyenler
"Kombinizin bakım zamanı gelmiştir" otomatik anonsu ile başlayan
servis firmaları
Özel okullar
Maç yayını yapan TV platformları
RTÜK, Rekabet Kurumu, BTK, Cimer ya da başka hangi kurum
ilgilenir bilmem… Facebook, Whatsapp, Instagam gibi firmalarla yine uğraşın da,
hangi bilgimizi nasıl elde ettiklerini bilmediğimiz ve artık bizi bunaltan
yerli firmaların arama teröründen lütfen kurtarın!
Lin