Bu Blogda Ara

Arşiv

zirve etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
zirve etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

G-20’nin ardından...


G20'nin ardından

G-20 zirvesi bu yıl Japonya’nın Osaka şehrinde yapıldı. Bu zirvelerde ne konuşulur, 20 ülkenin hepsini ilgilendiren konular neler bilmiyorum. Her yıl yapılan toplantıya gündem bulmak da ayrı bir çaba istiyor olsa gerek. Hayır, dünyayı kurtaracak meseleler konuşuyorlarsa, dünya 20’den büyük olduğu bilindiğine göre, geri kalan ülkeleri neden dahil etmiyorlar? Ne yani, en büyük yirmi ülke sadece kendilerini ilgilendiren konuları mı konuşuyorlar? Yir mi dünyanın geri kalan ülkeleri? Bana kalırsa, koca koca devletlerin dedikodu yaptıkları bir platform gibi duruyor sanki; hangi ülke başkanı kiminle ayrı toplantı yaptı, fotoğraf çekilirken kim kimin yanında durdu, kim kime pas vermedi falan...

Başka ülkelerin bu toplantılarla ilgili haberleri nasıl bilmiyorum ama bizde çok magazinsel bakıldığı kesin. Zirve ile ilgili yapılan haberlere bakın, anlarsınız. Ülkemizi temsilen giden ekip iki uçakla gitmiş mesela... ABD heyeti ile bizimkilerin yaptığı toplantılarda not tutuldu mu, tutulmadı mı? Bazıları ilk yayınlanan resme bakıp bizim heyette kimsenin kağıt kalem kullanmadığını eleştirmiş. Arkadaşım, belki yazınca konsantre olamıyorlar? Notları düzgün tutan birisinden fotokopi çekecekler, kendilerini o anda toplantıya vermişlerdir, olamaz mı? Neyse, sonra bir resim daha paylaşıldı da bizimkilerin de not tuttuğu görüldü. Resimleri neden ayrı ayrı servis ettiler de tartışma çıkardılar, ilahi bizim heyet...

“Bize dedin Central Casting, inan sen kastın aştın...”

Trump ülkemiz heyetine öyle şeyler söyledi ki, övdü mü yerdi mi belli olmadı. Basınımız “Bakın, şu insanlara bakın. Onlarla anlaşmak çok kolay Hollywood setlerinde bile bu kadar güzel insanı bir arada bulamazsınız” dediğini geçti. Kendi dili ile söylediği şey “They're so easy to deal with. Central Casting.” “Central Casting” sözünün deyim olarak kullanıldığı ve “tam rolüne uygun” manasına geldiğini söyleyenler de var. Zirvenin adı G-20, Trump ağa bizi övir mi, kovir mi, yoksa bizimle eğlenir mi? Yurtdışı görevlerleri dolayısıyla İngilizcesi kuvvetli olan çok kişi vardı o heyette. Kastını aşan casting’i duydukları anda keşke “bize dedin Central Casting, inan sen kastın aştın, biz de cahille sohbeti kesting, dost!” deyip sohbeti kesselerdi...

Hani Ejder, Hani Sumuti?

Japon İmparatorunun Erdoğan ailesini kabul ettiği oda da çok konuşuldu. Oda o kadar sade ve mütevazi ki, yurdumuzda orta halli bir ailenin oturma odası bile ondan daha karmaşık eşyalarla dolu olur. İtibardan tasarruf edilmeyeceği kaidesi nazarıyla baktığımızda ya Japonların parasız olduğunu ya da itibarsız olduklarını anlıyoruz. İnsan bir ejderli sumuti falan bulundurur hiç olmazsa. Hadi sumutisini geçtim, ejder de mi bulamadılar? Uzak doğu ejder memleketi, koy ortaya, şekil olsun, dosta güven, düşmana korku salsın! Belki de, bizim itibar kaidesinde bir yanlışlık vardır, bilemiyorum.

Kadinternet

Japonya gezisinin konuşulan konularından biri de Japonya’da bulunan ve sadece kadınların gittiği üniversiteler oldu. Türkiye’de olur mu, olmaz mı, en iyisini uzmanları bilir, onlar tartışsın. Biz internetin sadece kadınlar için olanı nasıl olabilir, ona bakalım. 

Öncelikle modem seviyesinde cihazlar ayrılabilir. Erkeklerinki zaten adem-adam kelimelerini hatırlatan bir kelime, modem. Kadınların modemine "modın" diyebiliriz. Modın’lar, bir oturumda aldığı ip numarasını bir daha almayacak şekilde yapılandırılmalıdır; neme lazım, ortamlarda aynı ip numarasını alan başka bir modın görüp çıldırmasın. Sonra, erkek modeminde "ağa bağlanma" diye bir şey var. Kadınlar için "kadinternet"e bağlanmak ifadesi daha münasip olur sanki. 
 
"Web" kelimesinin kökünün arapça baba anlamına gelen "eb"den geldiğini söylemeye gerek yok herhalde. Burada eşitlik sağlanması adına "webeveyn" kelimesini öneriyorum. "Webeveyn sitesi" fena durmadı valla... Site demişken, oturulan evlerde bile siteler demode oldu, rezidanslar var artık! Eminim ki imkanı olan kadınlar da web siteleri yerine web rezidansı olan "webidans"ları tercih edecektir. Formlarını korumak isteyen hanımlar muhtemelen mail adreslerinde "et"li uzantılar istemeyecektir. Onun yerine "veget" veya "diyet" kullanılabilir, isim[diyet]gmail.com gibi. Fazla kilobaytlardan kurtulmak bu sayede mümkün olabilir.

Öne Çıkan Yayın

Siya-Nur

Siya-Nur     Ülkemizde maddi felaketler, yetkili şahısların kendileriyle olan etkileşimine göre ikiye ayrılır: İlk kısım, üzerinden mağd...

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

İlgili Diğer Yazılar: